Çerkezköy Ziraat Odası Başkanı Hasan Toprak, Haziran ayı süresince süren yağışlarının bölge çiftçisi için hiçte iyi olmadığını, Salı günü olan afetinde olumsuz tabloyu daha da olumsuz yaptığını belirtti.
Mayıs ayında gelen yağışlarla yüzü gülen bölge çiftçisi, Haziran ayı boyunca devam eden yağışlar neticesinde ne yapacağını şaşırdı. Son olarak Salı günü gelen afet derecesindeki yağışta üstüne tuz biber olunca çiftçi çaresiz kaldı.
Ziraat Odası Başkanı Hasan Toprak “Korona virüs salgınında biz tarlarımızda hiç durmadan çalıştık. Sonuçta açlık virüsten tehlikeli. Bu bilinçle hareket ettik. Yıllık rutin çalışmalarımızı hiç aksatmadık.
Bahar ayları yağışsız giderken, Mayıs yağışları imdadımıza yetişmişti. Karamsar tablo bir anda kaybolmuştu. Umutla buğday, arpa hasadını beklemeye başlamıştık. Ayçiçeğinde de durum çok iyiydi. Fakat, Haziran ayı süresince yağmur etkisini kaybetmeyince, biz çiftçiler için her şey tersine döndü.Yağış için yapabileceğimiz bir şey yok, gelen Allah’tan dedik.
Yulaf tarlada kaldı. Buğdayını hasat etmeye niyetlenen yada eden rutubet sorununu nasıl hallederim diye düşünmeye başladı. Çünkü ofis rutubetli buğday almaz. Kurutmak lazım. Buda ekstra maliyet dedik. Bazı yerlerde dolu mahsulü kırdı geçirdi.
Yağış fazlası buğdayın altında otlanmaya neden oldu; bu da rutubeti arttırdı. Yüzde 50’ye varan zarar söz konusu.
Ama Salı günü gelen afet her şeyi sildi süpürdü. Ne yapacağımızı şaşırdık. İnşallah devletimiz bize sahip çıkar, yaralarımızı sarar” dedi.
Ziraat Odası Başkanı Hasan Toprak “Korona virüs salgınında biz tarlarımızda hiç durmadan çalıştık. Sonuçta açlık virüsten tehlikeli. Bu bilinçle hareket ettik. Yıllık rutin çalışmalarımızı hiç aksatmadık.
Bahar ayları yağışsız giderken, Mayıs yağışları imdadımıza yetişmişti. Karamsar tablo bir anda kaybolmuştu. Umutla buğday, arpa hasadını beklemeye başlamıştık. Ayçiçeğinde de durum çok iyiydi. Fakat, Haziran ayı süresince yağmur etkisini kaybetmeyince, biz çiftçiler için her şey tersine döndü.Yağış için yapabileceğimiz bir şey yok, gelen Allah’tan dedik.
Yulaf tarlada kaldı. Buğdayını hasat etmeye niyetlenen yada eden rutubet sorununu nasıl hallederim diye düşünmeye başladı. Çünkü ofis rutubetli buğday almaz. Kurutmak lazım. Buda ekstra maliyet dedik. Bazı yerlerde dolu mahsulü kırdı geçirdi.
Yağış fazlası buğdayın altında otlanmaya neden oldu; bu da rutubeti arttırdı. Yüzde 50’ye varan zarar söz konusu.
Ama Salı günü gelen afet her şeyi sildi süpürdü. Ne yapacağımızı şaşırdık. İnşallah devletimiz bize sahip çıkar, yaralarımızı sarar” dedi.