10 Kasım Atatürk’ü Anma etkinliği çerçevesinde Çerkezköy Belediyesi kültür ve sanat faaliyetleri kapsamında, şair, gazeteci ve yazar Sunay Akın, “Atatürk’ün İzinde, Cumhuriyet Yolunda” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi.
Çerkezköy Belediyesi tarafından düzenlenen, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Haftası etkinlikleri kapsamında şair, gazeteci ve yazar Sunay Akın, Atatürk Kültür Merkezi’nde Çerkezköylülerle buluştu. 10 Kasım Çarşamba günü saat 20.00’de başlayan etkinlikte Sunay Akın, “Atatürk’ün İzinde, Cumhuriyet Yolunda” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi.
Atatürk’ü Anma Haftası etkinlikleri kapsamında gerçekleşen buluşmada Sunay Akın katılımcılara Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda modern kütüphanenin kuruluşundan, Nazım Hikmet’in işgal günlerindeki direnişine kadar birbirinden keyifli hikayeler anlattı.
KURTULUŞ BİZE ÇALIKUŞU İLE GELDİ
Konuşmasında bilimin önemi ve Cumhuriyete giden yolda bilim insanlarının karşılaştığı zorluklar üzerinde duran Sunay Akın, kadına şiddete yönelik de çarpıcı tespitlerde bulundu. Atatürk’ün asıl zaferinin savaş meydanlarında kazanılan zaferlerin çok ötesinde olduğunu belirten Sunay Akın; “Büyük Taarruz başlamadan önce Atatürk İstanbul’dan getirttiği Çalıkuşu romanını okuyordu. Etrafındakilere “Asıl sorun bu, bu kitaplardaki sorunu çözmeliyiz” diyordu. Kurtuluş bize Çalıkuşu ile geldi. Bir kadınla geldi” dedi.
CUMHURİYETE GİDEN YOLDA NAZIM
Cumhuriyet’e giden yolun sayfalarında Nazım Hikmet’ e de yer veren Sunay Akın işgal günlerindeki Nazım Hikmet ile ilgili şu anekdotu paylaştı: “İşgal altındaki İstanbul’da ilk örgütlenmeler var. Onlardan biri olan Ustura Kemal, işgal güçleriyle Beyoğlu bölgesinde uğraşır. Ustura Kemal adlı dönemin bir kabadayısı, Beyoğlu’nda işgal güçlerine karşı direnirken bir de gençlerin kurduğu örgüt, sabaha karşı Beyoğlu’nun meyhanelerinde içen ve sarhoş olan İngiliz askerlerini döverek direnişe destek verir. Yine sabaha karşı birkaç kişiyi pataklıyorlar, fakat bu sefer İngiliz devriyesi bunların peşine düşer, birkaç tanesi devriyeye yakalanırken 3-4 tanesi kaçar. Beyoğlu sokaklarında yakalanmaları an meselesi iken bir bakkal kapısını açar ve gençleri içeri alarak saklar. Bakkal, ‘Bu iş böyle olmaz, Anadolu’ya giderek Kemalistlere katılın, direnişe öyle destek verin’ der. İşte o akşam bakkalın kurtardığı 3-4 delikanlıdan biri Nazım Hikmet’tir.”
ASIL ZENGİNLİK HİSSE SENETLERİ DEĞİL HİSSİ SENETLERDİR
Söyleşisinin sonunda Anıtkabir’in yapılış öyküsünden de bahseden Sunay Akın, “Siz hiç Anıtkabir'i gördünüz mü? Gittiniz ama göremediniz. Anıtkabir, Çankırı'daki ocaklardan getirilen taşlarla yapıldı. Roma döneminde o taşlardan mabet anıtlar yapılıyordu. Müthiş değil mi? Ve Anıtkabir'in yapımında Türkiye'nin bir köyünden, Ağırnas'tan (Kayseri) taş ustaları getirildi. Mimar Sinan'ın köyüdür orası… Sinan'ın hemşerileri yaptı Anıtkabir'i… Şimdi gördün mü Anıtkabir'i? Anıtkabir'de Mimar Sinan'ın gölgesi var aslında, bir izi var. Bir ülkenin zenginliği hisse senetleri değil hissi senetleridir. Anıtkabir'in yapımında eski adı Rasattepe olan Anıttepe seçildi. Atatürk, oradan Ankara'yı seyretmeyi çok severdi. Ankara'nın yerleşimi bir hilal gibidir. Anıttepe'nin olduğu yer de yıldız. Yani Anıtkabir yıldızın olduğu yerdedir. Hilal ve yıldız da, Türkiye'nin tam ortasında…” ifadelerini kullandı.
DAKİKALARCA AYAKTA ALKIŞLANDI
Büyük beğeni kazanan söyleşi sonunda katılımcılar, usta tiyatrocu, şair ve yazar Sunay Akın’ı dakikalarca ayakta alkışladı. Programın sonunda Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ve Belediye Başkanı Vahap Akay tarafından, Sunay Akın’a çiçek takdim edildi.