SİZ HANGİ BEYİNE SAHİPSİNİZ?

Özel Çerkezköy Hastanesi Psikoloğu Meltem Keser, insan beyninin sosyal ve psokolojik bakımdan üçe ayrıldığını belirterek, "Sol beyin kanunları, sağ beyin otoriteyi, ön beyin insanı sever."dedi.

SOL BEYİN KANUNLARI SAĞ BEYİN OTORİTEYİ ÖN BEYİN İNSANI SEVER
İnsan beynini üçe ayıran Psikolog Meltem Keser, "Davranışlarında sol beyinin etkisi hakim olan kişinin ilgi odağı daha çok bürokrasi, kanunlar, kurallar ve mevzuatlardır. Sağ beyin ile hareket eden yöneticiler güç ve otoriteye önem verirler ama ön beyninin aktif kullananların önceliği insan ve bilgidir. Katı kurallar yüzünden insanı göz ardı etmezler mesela iş yerinde bir çalışan hasta olsa sol beyin ile düşünen yönetici 'Bu durum benim çıkarıma uymuyor' diyerek işten uzaklaştırabilir. Sağ beyin ile hareket eden yönetici eğer duygusal yoğunluğun olduğu bir dönemdeyse çalışanına işini tamamen bıraktırarak 'Sen git dinlen istediğin gibi serbestsin' der. Veya tam tersini yaparak aşırı tepki gösterip çalışanının hastalığını görmezden gelir. Ön beyniyle düşünen idareci ise 'Ortada bir insan ve ihtiyaçları var bu durumda ben esnek davranmalıyım' diye düşünür insanı ve bilgiyi beraber değerlendirdiği için esnek olmayı başarabilir."

SOL BEYİNİ BASKIN ÇALIŞAN FUTBOLCULAR SAVUNMACI OLUR
Keser, "Sol beyini baskın çalışan futbolcular iyi savunma yaparlar"dedi. Keser şöyle devam etti: "Beyninin değişik bölgeleri çalışan insanları iş yerinde çıkan problemleri çözme açısındanda farklılıkları olduğunun soyleyebiliriz. Sol beyin acı elem kederden kaçma odaklı çalıştığı için savunmaya geçer ve oraya demir atar. Bu sebeple sol beyni baskın çalışan futbolcular iyi savunma yaparlar. Sağ beyni ile düşünenler fırtına çıktığı zaman daha çok yelken açar ve riske girerler.  Çoğunlukla duygusal çözümler üretirler tıpkı forvet oyuncuları gibidirler gol atmayı severler. Ön beyinlerini kullananlar ise şartları hazırlayıp gol attırırlar. Diğer tarafta fırtınalara yakalanmamaya özen gösterirler. Bu tavırlarıyla bir takımın teknik direktörüne benzerler. Sol beyniyle düşünenler detaylarla tek tek ilgilenirler ormandaki ağaçları saymaktan hoşlanan kişiler bunlardır. Beynin sağ lobunu daha çok kullananlar eğleme yönelik düşünürler. Onların hoşlandıkları şey ağaç dikmek ya da kesmek gibi işlerdir. Ön beynini hareket ettirenler ise bütün ormanla ilgilidirler. Hem ağaç dikilmesi hem ormanın korunması gibi bütüncül ve genel bir bakış açısına sahiptirler."

ÖN BEYNİNİ KULLANANLAR KENDİLERİNİ SEVDİRİRLER
Keser, ön beynini kullananların kendilerini sevdirdiğini belirterek şunları kaydetti: İnsanlarla iletişim kurma becerisi bakımından sağ beynini kullananların yöntemi mücadeleye dayanır. Herhangi bir konuda rahatlıkla olay çıkarabilirler. Sol beyniyle düşünenler savunmacı oldukları için kavga çıkmasını istemezler ve uyumlu olmaya özen gösteriler. Ön beyniyle hareket edenlerse kendilerini sevdirmeyi başarırlar başkaları tarafından kabul gören insanlardır. Sol beyni aktif olan insanlar kendilerini sadece sevmekle yükümlü görürler. Sağ beyni çok çalışanlar savaş sözünü çok kullanırlar. Ön beyniyle haraket edenler başarı için sadece sevmenin yetmediğini sevilmeninde önemli olduğunu düşünürler."

LİDERLİK SAĞ BEYNİN MOTİVASYONUDUR
Psikolog Meltem Keser, liderlerin sağ beyninin daha çok çalıştığını belirterek, "Liderlik sağ beynin motivasyonudur. Sol beyni çalışanların kullandığı motivasyon yanlarına çalıştırdıkları insanları duruma uydurma adapte etme eğilimidir. Fazla riske girilmesini istemezler kurulu düzenin devam etmesinden yanadırlar. Yanlarında çalışanları görevlerini yapman yeterli tarzında bir yaklaşımla sınırlandırırlar sağ beyni yoğun çalışanlar insanları motive edebilmek için onları galeyana getirirler. Bu bir liderlik özelliğidir bu vasıf ilk aşamada insanları toplar ama uzun vadede işe yaramaz toplumlara baktığımız zaman görürüzki devrimleri başlatan liderler beynin sağ tarafını iyi kullanan kişilerdir. Ama o liderlerin başlattığı hamleleri ileriye götürenler ön beynini kullanan insanlardır. Ön beyni çalışan kişiler insanları motive ederken onlara enerji yayaylar başkalarını harekete geçirirken kendilerinide motive ederler. Böyle insanların bulunduğu ortamda herkeste enerji artışı olur. Onlar anlık şeyler yapmak yerine sürekli bir akışın enerjisinin taşırlar." açıklamalarında bulundu.