CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, Başbakan Erdoğan’ın TOBB’un 69. Genel Kurulu’nu gasp ederek, kendinin çalıp kendinin oynadığı tek kişilik bir siyasi şova dönüştürdüğünü belirterek, “Başbakan’ın talebine boyun eğen TOBB yönetiminin başbakan karşısında üyelerinin hakkını nasıl savunacağı da kuşkuludur” dedi. Öztrak, TOBB’un boyun eğen tavrıyla hem tarafsızlığına hem de Başbakanın iş âlemine karşı yürüttüğü baskıcı tavra meşruiyet kazandırdığını söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, yaptığı yazılı açıklamada, iktidarın tüm rejimlerde bulunduğunu, ancak muhalefetin sadece demokrasilerde bulunduğunu belirterek, “Muhalefetin görüş ve eleştirilerini dinlemeye tahammül edemeyen Başbakan, TOBB Genel Kurulunu gasp etmiştir. Her türlü siyasi görüş ve inancı çatısı altında bulunduran TOBB’da buna zemin hazırlamış, bir sivil toplum kuruluşu olmanın en önemli koşulu ve sermayesi olan tarafsızlığına gölge düşürmüştür. Gerçek demokrasilerde sivil toplum kuruluşları iktidarın arka bahçesi olmayı kabullenemez” dedi.
Öztrak yaptığı açıklamada, TOBB’un 69. Genel Kurulu’nun Türkiye’de demokrasinin içinde bulunduğu hazin durumun en son örneği olduğunu belirterek şunları ifade etti:
TOBB GENEL KURULU GASP EDİLDİ
“Ramazan boyunca milletimize huzur vermeyen Başbakan, mübarek ayı siyasi kampanyasına alet etmeye devam etmiştir. Başbakan, dün TOBB’un 69. Genel Kurulu’nu gasp ederek, kendinin çalıp kendinin oynadığı tek kişilik bir siyasi şova dönüştürdü. Genel Kurula muhalefet liderlerinin davet edilmesini engelleyen Başbakan, ne kadar demokrat olduğunu bir kez daha gösterdi. Ancak onun bu talebine boyun eğen TOBB yönetiminin başbakan karşısında üyelerinin hakkını nasıl savunacağı da kuşkuludur. İktidar tüm rejimlerde vardır, ancak muhalefet sadece demokrasilerde bulunur.
TEK KİŞİLİK SAHNEDE PEMBE MASALLAR ANLATTI
Muhalefetin görüş ve eleştirilerinden kaçan Başbakan, TOBB’da çıktığı tek kişilik şov sahnesinde ekonomik gerçekleri çarpıtarak pembe masallar anlatmıştır. Başbakan vatandaşın gelirini 3 kat büyüttüğünü söylemiştir. Gerçek; AKP yönetiminde vatandaşın gelirindeki hormonsuz artış bunun yarısıdır. 2002’de 3 bin 492 dolar olan kişi başına milli gelir, fiyat ve kur etkilerinden arındırıldığında sadece 5 bin dolara yükselmiştir. Başbakan toplantıda Türkiye’yi büyütmekten bahsetmiştir. Gerçek; kendinden önceki 42 hükümet 56 yılda 775 milyar dolar kullanarak Türkiye’yi her yıl yüzde 5,1 büyütmüştür. AKP Hükümetleri 10,5 yılda 1,6 trilyon dolar kullanarak Türkiye’yi sadece yüzde 5 büyütmüştür.
İHRACATTAN BAHSETTİ AMA KATLANAN DIŞ AÇIKLARI AĞZINA ALMADI
Başbakan ihracattan bahsetmiş ama kendi döneminde Türkiye’nin katlanan dış açıklarını ağzına bile almamıştır. Cumhuriyetin kurulduğu günden, AKP’nin iktidara geldiği 2002’ye kadar Türkiye’nin toplam dış ticaret açığı 247 milyar dolar iken; 10,5 yıllık AKP iktidarında dış açık 2,6 kat artarak 629 milyar dolara ulaşmıştır. AKP’den önceki 52 yılda Türkiye 44 milyar dolar cari açık verirken, AKP döneminde açık 8 kattan fazla artarak 366 milyar dolara çıkmıştır.
-BAŞBAKAN’IN SÖYLEDİKLERİ VE EKONOMİNİN GERÇEKLERİ
Başbakan, borçlanma faizlerindeki düşüşten bahsetmiştir. Gerçek; bütçeden en fazla faiz ödemesi Başbakan’ın iktidarında yapılmıştır. 1975–2002 arasındaki 27 yılda devletin toplam faiz ödemesi 251 milyar dolar iken; AKP iktidarında 10,5 yılda toplam faiz ödemesi 1,5 kat artarak 353 milyar dolara çıkmıştır. Sadece 2012 yılında Londralı bankacının 1 milyon dolarına borsa da yüzde 62; borç kâğıdı piyasasında yüzde 22 kazancı Başbakan ve iktidarı sağlamıştır.
DIŞ BORÇ KATLANDI, REZERVLER YETERSİZ
Başbakan IMF’ye 23,5 milyar dolar borç ödedik demektedir. Gerçek; ödenen borç 22 milyar dolardır. Başbakan 14 Mayıs 2013 tarihinde, kendi imzasıyla 2005’de aldığı 10 milyar dolarlık borcun son taksitini ödemiştir. 22 milyar dolar IMF borcunu ödemekle övünen Başbakan, kendi iktidarında ülkenin dış borcuna 220 milyar dolar eklemiştir.
Başbakan Merkez Bankası Rezervlerini artırmaktan bahsetmektedir. Gerçek; AKP iktidara geldiğinde her 100 dolarlık kısa vadeli dış borç ve cari açık için Merkez Bankası kasasında 166 dolar rezerv vardı. AKP iktidarında ise her 100 dolarlık kısa vadeli dış borç ve cari açık karşılığında devletin kasasındaki uluslararası rezerv 78 dolara düşmüştür.
BAŞBAKAN BUNLARI DA ÖĞRENSİN
Başbakan, muhalefeti dinlemeye tahammül edebilecek kadar demokrat olabilseydi, şunları da öğrenecekti:
Türkiye’nin döviz açık pozisyonu 85 milyar dolardan, Başbakan elinde 5 kat artarak 445 milyar dolara çıkmıştır. GSYH’ya oran olarak ülkenin net döviz yükümlülüğü yüzde 37’den, AKP elinde yüzde 52’ye çıkmıştır.Reel sektörün döviz açık pozisyonu 6,5 milyar dolardan, 23 kat artarak, 152 milyar dolara çıkmıştır.Vatandaşın kredi kartı borcu 4,3 milyar TL’den 18 kat artarak 77,2 milyar TL’ye çıkmıştır.
İşte Başbakanın gözlerden kaçırdığı gerçekler bunlardır. Muhalefetin eleştirilerini dinleme nezaketini gösteremeyen, iş alemine her gün yeni bir baskı uygulayan Başbakan’ın konuşmasında farklı renklere saygıdan bahsetmesinin ise ne kadar samimi olduğunu milletimizin sınırsız ferasetine havale ediyoruz.
Son olarak Başbakana boyun eğerek, onun şovuna zemin hazırlayan TOBB yönetimine de şunu hatırlatmak isterim. Her türlü siyasi görüş ve inancı çatısı altında bulunduran sivil toplum kuruluşlarının en önemli sermayesi tarafsızlığı ve yansızlığıdır. Bu boyun eğme hem sivil toplum kuruluşu olmanın en önemli koşuluna gölge düşürmüş, hem de Başbakanın iş âlemine karşı yürüttüğü baskıcı tavra meşrutiyet kazandırmıştır. ”