ASLI ile MURAT

Yunan mitolojisinde güzel bir peri kızıdır Loteis. Ama gel gör ki; Lampsakas (Lapseki) kentinin tanrısı Loteis’e aşıktır.
     Ancak peri kızı ondan uzak durmaktaydı. İstemiyor, sevmiyordu onu.
     Bir gece kızı uyurken yakalama girişiminde bulunur. Ancak tam emeline ulaşacakken bir eşek anırır. Bu ses herkesi uyandırır peri kızı da böylece kurtulur.
     Sonra sonra güzel peri kızı kendi adına da uygun olan lotos ağacına dönüştürülür.
     ***
     Masallar dünyasında insanın aklına gelmesi zor olan şeyler bile yaşanır.
     Gerçek hayatta da aynı değil mi?..
     Aslında yaşamak bir masal değil mi?..
     “Bir varmış, bir yokmuş” değil mi her şey?..
     ***
     İşte geçti Eylül…
     Sonbaharın ve hüznün ilk ayı.
     Ağaçlar yine sarıdan kızıla doğru yol almakta.. Gerçi Temmuz ve Ağustos sıcakları bile mevsim normallerini bu kadar zorlamamıştı. Ama ayva ve palamutun pazar tezgahlarına düşmesine engel olamadı. Yani Eylül yine sonbahar tadında.
     ***
     Çiçekler de son güzelliklerinin rüyasında..Rüya gibi kır düğünleri de bir bir masal güzelliğine karışmakta.
     Nedense kır düğünleri ve açık havada yapılan evlenme törenlerinden bir başka etkilenirim.
     Sanırım geçmişteki düşlerimin izleri olsa gerek….
     Beş arkadaştık… İstanbul’da yaşıyor, okuyorduk… Aşkın, dizilerdeki gibi suçlu olmadığı; masum, lekesiz ve şüphesiz yaşandığı yıllardı!… Çırağan Sarayı’na Anadolu Yakası’ndan bakardık… En büyük hayalimizde Çırağan Sarayı’nda düğün yapmaktı…Sağımızda Kız Kulesi, solumuzda Boğaz Köprüsü, karşımızda Marmara’nın umut veren mavilikleri, uçuşan martılar falan filan…
      Belki de bu yüzden, kapalı mekanlardaki düğünleri sıkıcı bulurum.
     ***
     ASLI ve MURAT KÜÇÜKKURT’un 4 Eylül Pazar akşamı Kızılpınar İlköğretim Okulu bahçesindeki rüya gibi bir düğünle evlenmesi de çok etkileyiciydi.
     MURAT’la bekarlık yıllarında; festivaller, konserler, şehir şehir gezmeleri paylaşırdık birlikte..
     Sonra ASLI ile tanışması, arkadaşlıkları ve bu arkadaşlığın aşka dönüşmesi..Nişanlılık dönemi..Telefonlar, buluşmalar… Hep tanıklık ettim bunlara…
     Hani denir ya; ‘masal gibi’ diye..Gerçek yaşamın göbek taşında -masal gibi-ydi ASLI ve MURAT’ın yaşadıkları.
     Yani ne MURAT Lampsakas’tı, ne de Loteis’ti ASLI… Mutlu sonla bitti onların masalı.
     Ve..Onlar da sonunda erdi muradına, biz çıkalım kerevetine. Yine gökten üç elma düştü… Üçü de muradına ermek isteyenlere gitsin.
                                                                                           [email protected]